Tarık Zafer Tunaya Kültür Merkezi’nde gerçekleştirilen programda, kitabın sanat yönetmeni Samed Karagöz ve editörü Peren Birsaygılı Mut, Filistinli karikatürist Naci el-Ali’yi, sanatını ve Filistin’i anlamak için yapılan çalışma üzerine konuştu.
Karagöz, Kültür Yolu Şenliklerinde, İsrail’in uyguladığı soykırıma karşı bir ses olması açısından Anadolu’nun çeşitli kentlerinde Hanzala stantları düzenlendiğini, İstanbul Kültür Yolu Şenliği kapsamında da Rami Kütüphanesi’nde ziyaret edilebileceğini söyledi.
– “BUGÜN BÜTÜN PROTESTOLARDA HANZALA FİGÜRÜNÜ GÖREBİLİYORUZ”
“Filistin Direnişinde Hanzala” albümünde her kısmın başında Filistinli şair, romancı ve edebiyat eleştirmeni Muhammed al-Saad’ın o kısımla ilgili yazısı olduğunu belirten Karagöz, şunları kaydetti:
“Bu sunuş çerçevesinde karikatürlerin kimilerine dair bilgi edinebiliyoruz. Biz her ne kadar Filistin’i takip etmeye ya da bu hususta bilgi sahibi olmaya çalışsak da geçmişte yaşanan kimi olaylardan bihaberiz. Vakit zaman bugün yaşananlardan da bilgi sahibi olduğumuzu söylemek güç. Bugün bütün protestolarda Hanzala figürünü görebiliyoruz. Duvarlarda grafiti olarak görebiliyoruz. Rozetlerde görebiliyoruz. Filistin kelam konusu olduğunda her yerde karşımıza çıkabiliyor. Bu anonimleşmenin gerisinde bir sanatkarın, Naci el-Ali üzere bir figürün olduğunu öğrenmek insanların Filistin’e dair algılarında değişikliğe neden olduğunu gördüm. Bilhassa gençlerde merakın oluştuğunu gördüm. Bu kitabın da bu merakı, gençlerin bilhassa bu isteklerini gidermek için oluştu. Zira orada çok önemli bir edebiyat ve sanat var. Buna dair gereğince bir alan yok. Bu alanı oluşturmak için Filistin hakkında konuşmaya devam etmek için oluşturulmuş bir kitap.”
Karagöz, Naci el-Ali’nin 10 yaşında mülteci kampında yaşadığı süreçten vefatının son gününe kadar çizimleriyle Filistin’in sesi olmaya devam ettiğini kelamlarına ekledi.
– “BİZ BU DÜŞMANIN KARŞISINDA AĞLAMAYACAĞIZ”
Peren Birsaygılı Mut ise Filistin’de yaşanan soykırımın 7 Ekim 2023’te başlamadığının altını çizerek, kelamlarını şöyle sürdürdü:
“10 sene ya da 20 sene evvel başlamadı. Biz yaklaşık 100 yıldan bu yana Filistin’de devam eden büyük bir haysiyet kıssasına büyük bir insanlık öyküsüne şahitlik ediyoruz. Hayfalı liman çalışanlarının haysiyet kıssası, Kudüslü öğretmenlerin, Yafalı, Akkalı annelerin hatta çocukların, Ramallah’ta, Gazze’de çocukların haysiyet öyküsü. Biz bu haysiyet öyküsünün neresindeyiz? Bu haysiyet öyküsünün bir biçimde ucundan kenarından da olsa nasıl dahil olabiliriz? Bizim karşımızda büyük bir disiplinle ciddiyetle çalışan düşman var. Biz bu düşmanın karşısında ağlamayacağız. Biz toplumsal medyamızda ya da farklı platformlarda şehit edilen evlatlarımızın fotoğrafını paylaşmayacağız. Biz çok çalışacağız. Bu formda lakin Filistin davasına dayanak olabiliriz.”
Çalışma alanının Filistin direniş edebiyatı olduğunu vurgulayan Mut, “Filistin’de 100 yıldır devam eden yazım faaliyeti var. Filistin’deki bu direnişin öncülüğünü yapan muharrirler ve şairler var. Çok büyük role sahipler. Bir şairden bir şiiri bir evladımıza öğretebilirsek Filistin davasına dayanak olabiliriz. Naci el-Ali şehit edilene kadar 40 bin çizime sahip. Bugün yaklaşık 230 karikatürü albümde topladık. Değerli oğlu Halit el-Ali’nin yardımıyla yaptık. Biz onun çizimlerini ne kadar fazla beşere ulaştırabilirsek biz o vakit bir şeyler yaptık diyebiliriz.” dedi.
Mut, Hanzala’yı anlamak için Filistin’li olmaya ve Arapça bilmeye gerek olmadığını, yalnızca Naci el-Ali’nin çizimlerine bakarak Filistin’de 100 yıldır neler yaşandığını, bilhassa gençlerin Hanzala’yı ne kadar güzel tanırsa Filistin halkının davasını da o kadar âlâ tanıyacaklarını kelamlarına ekledi.
Konuşmaların akabinde soru-cevap aktifliğiyle program sona erdi.